Перевод: с турецкого на все языки

со всех языков на турецкий

yarı yolda bırakmak

  • 1 yarı yolda bırakmak

    to leave in the lurch

    İngilizce Sözlük Türkçe > yarı yolda bırakmak

  • 2 yarı

    yarı Hälfte f; halb; SPORT Halbzeit f;
    yarı ağır siklet Halbschwergewicht n;
    yarı gece Mitternacht f;
    yarı ünlü LING Halbvokal m (y, ğ);
    yarı yarıya zur Hälfte, halb und halb;
    yarı yolda auf halbem Wege;
    yarı yolda bırakmak (z.B. Urlaub) abbrechen

    Türkçe-Almanca sözlük > yarı

  • 3 yarı

    1.
    1) полови́на

    yarı yolu aldık — мы прошли́ полови́ну пути́

    bu evin yarısı onun — полови́на э́того до́ма его́

    ürünün yarısı çürüdü — полови́на урожа́я сгнила́

    2) спорт. тайм

    birinci yarıda dört gol attık — в пе́рвом та́йме мы заби́ли четы́ре го́ла

    2.
    пол, полу

    yarı çıplak — полуго́лый

    yarı resmî — полуофициа́льный

    yarı pişmiş — недова́ренный

    yarı yolda bırakmak — а) оставля́ть на полпути́; б) оста́вить незако́нченным

    yarıda kalmak — остава́ться незако́нченным

    Türkçe-rusça sözlük > yarı

  • 4 yarı

    1. half of the, half the: Öğrencilerin yarısı geldi. Half of the students have come. gece yarısı midnight. 2. half of, mid-: Yarı ömrüm bitti. Half of my life is over. Yarı yolda kaldık. We were left stranded in the middle of our journey. yarı gece midnight. yarı yün yarı poliyester bir kazak a sweater that´s half wool and half polyester. 3. sports half time, the half. 4. halfway, half, only partially: yarı açık half open. Yarı anladı. He halfway understood. yarı pişmiş et underdone meat. yarı cahil semiliterate. yarı göçebe seminomadic/ seminomad. yarı resmi semiofficial. - belden aşağı below the waist, from the waist down. - belden yukarı above the waist, from the waist up. -da bırakmak /ı/ to leave off (doing something) when one has completed only half of it, stop doing (a job) when one is in the middle of it. - buçuk 1. piddling, trifling, trivial. 2. poor, sorry, third-rate, two-bit, crummy. - çekili bayrak flag flying at half mast. - fiyatına at half price, at half the usual price, half-price. - inme path. hemiplegia. -da kalmak to be left half finished, be left half done. - yarıya 1. halfway, half. 2. in half, equally, fifty-fifty. - yolda bırakmak /ı/ to leave (someone) in the lurch, leave (someone) high and dry.

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > yarı

См. также в других словарях:

  • yarı yolda bırakmak — (birini) yapılan yardımı sonuna kadar sürdürmemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yarı — sf. 1) Bir bütünü oluşturan iki eşit parçadan her biri, nısıf 2) Bir şeyin yarısı kadar olan, yarım olan Yarı yolu aldık. Yarı mesafede. 3) is. Futbolda 45 dakikalık her iki devreden biri Birinci yarıda dört gol attık. 4) zf. Gereğinden az, tam… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yaya bırakmak — 1) yarışma söz konusu olan durumlarda geride bırakmak Özellikle süper devletler, kendi çıkarları için kendilerine muhtaç dostları bir çırpıda yaya bırakıverirler. T. Halman 2) yarı yolda bırakmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalmak — nsz, ır 1) Olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek Sıkı sıkı kucakladı ve öylece kaldı. T. Buğra 2) Zaman, uzaklık veya nicelik belirtilen miktarda bulunmak Arabada yalnız dört çocuk kalmıştı. O. C. Kaygılı 3) de Konaklamak, konmak Hemen… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»